Adamın Elinde Bir Gül
adamın elinde bir gül
gecenin bir vakti
adamın elinde bir gül
koklamaya cesareti yok
aç mı?
susuz mu?
adamın elinde bir gül
yol kenarında mı bulmuş?
yoksa koparıp
kast mı etmiş canına
adamın elinde bir gül
yürüyor karanlığın
ortasında
ıssız bir sokakta
küçük kızı şimdi uyuyor
sırtında koskoca bir yük
adamın elinde kırmızı gül
en büyük yarasına
merhem olmaya mı gelmiş?
adamın elinde bir gül
bir romanın arasında unutulmaya
yüz mü tutacak yoksa?
bir hatıra mı?
adamın elinde kırmızı bir gül
yürüyor karanlığın ortasında
sen mi geldin?
evet!
tık tık tık
aç kapıyı
elimde kırmızı bir gül
sana getirdim
ama ben bir gül
değilim ki!
sustuğu an başlar
yeşil gözlü kadın
güller taze ve canlıdır
benim ise yorgun bileklerim
eskiyen yüzüm
bu gül benim değildir
adamın elinde bir gül
öpüyor karısının alnından
alıyor gülü
takıyor çemberinin yanına
sen diyor
bir
gülden
öte
çok öte
bir diyarda
yetişen
benim gibi
yalnız ve
kötü bir adamı
iyileştiren
bir çiçeksin
ismin yok
bu güzelliğin tarifi yok
sen elimdeki
Gülden
En güzel Gülden
Gülen
bir kadınsın
adamın elinde bir gül
adamın elleri arasında
bir yüz
adamın ellerinin arasında gül
ölüme çağıracak kadar güzel
cennetin ötesinden gelen
bir gül